Mindfulness, üçüncü dalga psikoloji ekolleri arasında sayılan, temellerini Budizm’den almış bilimsel bir bakış açısıdır. Türkçeye bilinçli farkındalık olarak geçmiş olan bu durum, yaşadığınız an içerisinde olan tüm olay ve olgulara algılarınız oldukça açık halde yaklaşıp tüm detaylarına kadar hakim olmanız anlamına geliyor. Mindfulness kavramına tam olarak aidiyet hissetmeniz için olaylara objektif bir biçimde yaklaşıyor olmanız ve yargı mekanizmanızı olabildiğince sıfırlamanız gerekmektedir. Bu durumu yaşarken yüksek verim almak için detayları tümüyle özümseyip farkındalığınızı açmalısınız.

Günlük hayat temposu, iş yaşantısı, sinir ve stres durumlarımızı etkilediği ve bizi bir hayli yorduğu için maruz kaldığımız şeyler zihnimizi toparlamamızı olumsuz yönde etkileyebiliyor. İşte tam da bu noktada mindfulness kavramı imdadımıza yetişiyor. Dikkatimizin gittiği yöne toparlamamıza ve onu istediğimiz enerjilere yönlendirmemize olanak sağlayan bu kavram, son derece basit yöntemlerle zihin akışımızı istediğimiz yönde toparlamamızı sağlıyor. Bu meditasyon tekniği ile zihnimizi kontrol altına alıp motivasyonumuzu sağlamış olmak, çalışma ortamımıza ve verimliliğimiz de çokça pozitif etkilerde bulunuyor. Peki bu meditasyon nasıl uygulanıyor?

Sandalyeye veya başka bir yere yaslanmadan sırtınızı dik bir konuma getirin.Gözlerini kapalı tutun. Nefesinize odaklanın ve onu kendinize eşit oranda yaymaya çalışın, nefes alış verişlerinizi bir düzene sokmaya çalışın. Eğer bunu yaparken dikkatinizde bir dağılma olursa neler düşündüğüzünü yok saymadan gözden geçirin. Birkaç dakika bu egzersize devam ettikten sonra gözlerinizi açabilir istediğiniz her an tekrarlayabilirsiniz.

Belki ilk zamanlarda büyük oranda bir fark görmeyeceksiniz fakat düzenli olarak bir hayat biçimi haline getirerek bu kavramı uygularsanız motivasyonunuzun ve farkındalık sınırlarınızın büyük oranda arttığını ve çalışma verimliliğinizin maksimum seviyelere çıktığını gözlemleyeceksiniz.